Close Menu
    Yeni Eklenenler

    TOGG T10F fiyatı belli oluyor

    28 Haziran 2025

    Bir Ön Yargının Bedeli

    21 Haziran 2025

    330 bin tl peşinatla Togg sahibi olun

    20 Haziran 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Amerika Gezi Rehberi, ABD Tatil ve Seyahat İpuçlarıAmerika Gezi Rehberi, ABD Tatil ve Seyahat İpuçları
    • Ana Sayfa
    • Amerika Gezi Rehberi
    • Amerika Tatil Rehberi
    • Amerika’da Kamp
    • Yiyecek ve İçecek
    Amerika Gezi Rehberi, ABD Tatil ve Seyahat İpuçlarıAmerika Gezi Rehberi, ABD Tatil ve Seyahat İpuçları
    Ana Sayfa - Hikayeler - Bir Ön Yargının Bedeli

    Bir Ön Yargının Bedeli

    GezginGezgin21 Haziran 2025 Hikayeler
    Paylaş
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Bluesky Reddit Telegram WhatsApp

    Adam, eşine büyük bir aşkla bağlıydı; öylesine ki onu ne kadar sevse, bir o kadar da kıskanıyordu. İş yerinde öğle yemeği çıkmasına rağmen, her gün uzun bir yolu göze alıp evine gidiyor, sadece eşiyle yemek yemek istiyordu. Kadın bunu bir alışkanlık, hatta sadece bir yemek saati olarak görüyordu. Ancak bilmediği bir şey vardı: adam bu öğle ziyaretlerini kontrol etmek için yapıyordu. Kadıncağız farkında olmadan her gün bir sınavdan geçiyordu.

    Bu düzen böyle sürüp gitti, ta ki bir gün adam kapıyı açtığında içeriden ses gelmeyene kadar. “Hayatım?” diye seslendi, ama yankı duvarlardan başka bir şey getirmedi. Tüm odaları tek tek dolaştı… Yoktu. Ne ses ne de iz… Telaşla telefona sarıldı ama kadının telefonu kapalıydı. İçini bir anda kasvetli bir düşünce sardı:
    “Oldu işte… Beni aldatıyor!”

    Tüm tanıdıkları aradı; ailesi, arkadaşları, komşuları… Kimse kadını görmemişti. Saatler geçiyor, kadın hâlâ ortada yoktu. Akşam karanlığı bastığında adam, evin içinde başıboş bir ruh gibi dolaşıyordu. Düşünceler birbirine karışmıştı, içindeki şüphe çığ gibi büyüyordu.

    Ertesi sabah, daha güneş doğarken kararını vermişti: boşanacaktı. Hemen bir avukat arkadaşına gidip dava açtırdı. Ona göre eşi çoktan ihanet etmişti. Artık dönüş yoktu. Eve döner dönmez, kadına dair ne varsa yok etti. Fotoğraflar yırtıldı, elbiseler yakıldı, takılar bir eskiciye verildi. Geriye yalnızca bir Sevgililer Günü kartı kalmıştı.
    “Hep seninim… Hep senin kalacağım…” yazıyordu.
    Adam, kartı duvara astı, gözlerini dikti, öfkeyle içkisini yudumlarken ellerinin kanadığını bile fark etmedi.

    Birden telefon çaldı. Ancak o zaman elinin acısını hissetti.

    – “Alo?”
    – “İyi günler beyefendi, … Hastanesi’nden arıyoruz. İki gün önce ağır yaralı bir bayan getirildi hastanemize. Bugün kendine geldiğinde sizin isminizi verdi. Hemen gelir misiniz?”

    Adamın dizlerinin bağı çözüldü. Kulaklarına inanamıyordu. İçinden bir ses “Bak, kesin sevgilisi dövdü” diyordu. Gidip gitmemek arasında bocaladı ama sonunda karar verdi: “Gidip yüzüne tüküreceğim!”

    Koşa koşa hastaneye vardığında nefes nefeseydi. Danışmadan eşinin kaldığı odayı öğrenip yukarı çıktı. Doktorlardan biriyle karşılaştı ve kendini tanıttı. Doktor başını eğdi:

    – “Başınız sağ olsun… Eşinizi kurtaramadık.”

    Adam o an dondu kaldı. Aldatıldığını sanarak mahvettiği kadının yüzüne bile bakamadı. Tüm cenaze işlemlerini eşinin ailesine bıraktı. Bir yabancı gibi, uzaktan izledi sadece.

    Aradan 10 gün geçti. Adam çökmüştü, adeta kabuğuna çekilmişti. Duvardaki o kart, her gün göz göze geldiği tek şeydi. Ve bir gün… kapı çaldı.

    Kapıda genç bir kurye vardı. Elinde büyükçe bir paketle:
    – “Doğum gününüz kutlu olsun efendim. Eşiniz 10 gün önce bu hediyeyi size bugüne özel bırakmamızı istemişti. Çok şanslısınız…”
    dedi ve gitti.

    Adamın elleri titredi. Kutuyu açtı. Üstte bir kazak vardı. Bir not iliştirilmişti:
    “Bu kazağı çok beğenmiştin ama bana elbise almak için almamıştın. Şimdi sıra sende… Güle güle giy, aşkım.”

    Altında bir saat vardı. Bir başka not:
    “Geciktiğin her dakika, ölüm gibiydi. Artık geç kalmazsın umarım…”

    En altta bir kart…
    “Belki bu son olur, belki de sonsuza dek birlikte kutlarız… Nice yıllara aşkım.”

    Meğer kadın, doğum günü için hediyeleri önceden hazırlamış, mağazaya teslim etmişti. O gün telefonunun şarjı bitince, eşini aramak için yolun karşısındaki kulübeye geçmek istemişti. Ama hızla gelen aracı fark edememişti…

    Bazen en büyük kayıplarımız, sadece zihnimizde kurduğumuz ön yargılardan doğar.
    Unutma… Sevgiyi kontrol etmek değil, anlamak gerekir.

    Paylaş: Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Telegram WhatsApp

    Benzer İçerikler

    30 Şehirde Oturanlara Ev Müjdesi: 690 Bin TL’ye 3+1 Müstakil Ev Fırsatı

    Sevgiye Hasret Bir Çocukluktan, Yeni Bir Hayata

    Türkiye bir elektrikli otomobil daha üretti

    Yorum Yap
    Yorum Yapın Cancel Reply

    Son Eklenenler
    Haberler

    TOGG T10F fiyatı belli oluyor

    Hikayeler

    Bir Ön Yargının Bedeli

    330 bin tl peşinatla Togg sahibi olun

    Hikayeler

    30 Şehirde Oturanlara Ev Müjdesi: 690 Bin TL’ye 3+1 Müstakil Ev Fırsatı

    Hikayeler

    Sevgiye Hasret Bir Çocukluktan, Yeni Bir Hayata

    • Ana Sayfa
    • Gizlilik Politikası
    • Kullanım Koşulları
    • Hakkımızda
    • İletişim
    © 2025 Kapsamlı Amerika gezisi rehberimizle Amerika'yı keşfetmeye başla. Gezi rotaları, tatil ve kamp yapılacak yerler, yerel lezzetler ve daha fazlası burada.

    Aramak istediğiniz kelimeyi yazın ve Enter basın. Aramadan çıkmak için Esc basın.